Ülkemizde yapılan sınavlarda sayısal derslerinin başarı ortalamaları düşüktür öyle ki ygs sınavında açıklanan sonuçlara göre 40 soruda matematik dersi net ortalaması 7 lerde, fen derslerini ortalaması 4 lerde idi.
Fen dersleri hem teorik hem pratik hem de laboratuvar desteği ihtiyacı duyan bir bilim dalıdır. Hemen hemen her öğrenci fen derslerini zoraki geçmiştir. Özellikle matematikle çok içli dışlı olan fizik dersi adeta en ağır derslerin başında yer alır. Kimya ezber ve bilgiye dayalı biyoloji ise tamamen ezbere dayalı bir ders olarak işlenmektedir. Özel ders talebinin başında sözel, sayısal ve eşit ağırlıkta etkin bir yapıya sahip olduğu için matematik başta gelmekte ondan sonra ise fizik dersi gelmektedir. Fizik dersi adeta olayların bir zincir gibi sıralanması gibidir eğer halkanın bir parçasını atlarsanız çözüme ulaşmanız mümkün olmaz.
Sayısal öğrencilerde tıp, eczacılık ve diş hekimliği gibi bölümlerde fen derslerinin etkisi büyüktür. Bunun için başarıda en önemli faktör özel derstir.
Zayıf öğrencilerin özel dersten başka çareleri yoktur. Çünkü öğrencinin okul ile arasındaki mesafe açıktır ve yılların sonucu olan bu seviye farkı, sınıfta öğretmenin vereceği genel anlatımla giderilemez.
Özel ders her zaman en iyi kalitede eğitim ve başarı demektir. Öğretmen öğrenciyi birebir takip ettiğinden, nerede eksiği olduğunu görür ve ona göre program oluşturarak , öncelikle eksiklikleri ortadan kaldırır. Daha sonra bol egzersiz ve etkili anlatımla öğrencinin derse olan hakimiyeti artar ve başarı kaçınılmaz olur. Özellikle de temel eksiklikleri giderilmiş öğrenci, birebir eğitimle okul müfredatını , okuldaki öğretmenden önce takibe başlarsa, yani özel ders öğretmeni, okul konularını daha okulda görmeden anlatırsa; okulda tekrar anlatılacağından öğrencinin konuya hakimiyeti iyice pekişir, diğer öğrencilerin konu hakkında bilgisi olmadığından , onları geçer , tahtaya daha sık kalkar ve sözlü notunu yükseltir vb.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder